11 Kasım 2008 Salı

Jeotermal ısıtmanın kaplıca sularını soğuttuğu doğrulandı: Belediye su takviyesine başladı

Sarıkaya’da, jeotermal ısıtma çalışmalarında yapılan hataların, ilçenin en önemli doğal hazinesi olan kaplıcaların suyunun soğumasına sebep olduğu doğrulandı.

MHP Sarıkaya Belediye Başkan Adayı Mecit Muş’un 7 Kasım’da bir basın toplantısı düzenleyerek konuyu gündeme getirmesinden hemen sonra, Sarıkaya Belediyesi, 5 no.’lu jeotermal kuyudan kaplıcalara su takviyesine başladı. Belediyenin apar topar başlattığı bu takviye, kaplıcaların suyunun soğuduğunun ve Belediye’nin çok büyük bir hata yaptığının açık bir itirafı olarak değerlendiriliyor.

Çevre ilçe ve illerden de rağbet gören kaplıcalarıyla bir turizm potansiyeli olarak kabul edilen Sarıkaya ilçesinde ortaya çıkan bu durum, Yozgat’ın diğer bölgelerinde yapılan çalışmaların da gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor.

Ekonomik sıkıntılar sebebiyle termal kaynaklara bel bağlayan Yozgat açısından bu derece önemli olan bu konu hakkında Yozgat basınının sessiz kalmasına ise bir anlam verilemiyor.

Sarıkaya Belediyesi’nin hatalar zinciri

MHP Sarıkaya Belediye Başkan Adayı Mecit Muş’un, basın toplantısında ileri sürdüğü iddialara göre, jeotermal enerji konusunda şu hatalar yapıldı:

- Açılan derin kuyuların tamamının termal alanın içinde olması yanlış bir uygulamaydı.
- Bu kuyuların, birbirine çok yakın olarak açılması, kaplıcaların suyunun soğumasına ve azalmasına sebep oldu.
- Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü’nün (MTA) termal su konusunda raporları olduğu halde, kuyular açılmadan önce MTA’dan bilgi alınmadı.
- Sarıkaya Belediyesi, MTA’ya müracaat etmek yerine, gerekli raporları, Sarıkaya’da jeotermal ısıtma işlerini yürüten şirkete hizmet veren bir jeoloğa hazırlattı. (Sarıkaya Belediye Başkanı Ali Osman Erbir, bu şirketin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığını yürütüyor.)

Sarıkaya’nın en önemli doğal zenginliği tehdit altında

Sarıkaya’nın, çevre ilçe ve illere de hizmet veren tarihî kaplıcalar sayesinde “ilçe” hâline geldiğini hatırlatan Mecit Muş, yapılan hatalar sonucunda, bu doğal hazinenin ciddi bir tehdit altında olduğuna dikkat çekiyor.

Muş, kaplıca suyunun, bir şirketin keyfî kullanımına terkedildiğini ileri sürüyor. Sarıkaya’nın kalkınması için, termal suların öncelikle turizm tesisi yapacak yatırımcılara tahsis edilmesi gerektiği görüşünü savunan Muş, “Durum böyle olduğu halde, açılan her kuyunun jeotermal ısıtma yapacak olan şirkete verilmesi doğru mudur?” diye soruyor. Mecit Muş, 7 Kasım 2008 tarihinde Sarıkaya Düğün Salonu’nda düzenlediği basın toplantısında, şu soruları gündeme getirmişti:

Cevap bekleyen sorular

“Bunun arkasında bir siyasî güç var mıdır? Eğer varsa, bu siyasî gücün kim ya da kimler olduğu Sarıkaya halkına açıklanmalıdır. Neden bu şirkete 4 kuyu tahsis edilmiş olmasına rağmen ve bu kuyuların kapasitesini tam olarak kullanmadan, son açılan kuyu da bu şirkete verilmiştir? Burada Belediye Başkanı’nın sorumluluğu yok mudur? İlçe halkına karşı sorumlu olan, bizzat Belediye Başkanıdır.

Jeotermal ısıtma yapacak olan şirket yetkilileri, ellerindeki kuyuları kullanmadan, yeni açılan 5 nolu kuyuyu kendi şirketlerine tahsis ettirmede neden aceleci davranmışlardır?”

İlgili jeotermal ısıtma şirketinin Sarıkaya halkına bugüne kadar inandırıcı hiçbir proje sunmadığını belirten Muş, Sarıkaya Belediye Başkanı Erbir’e şu soruları soruyor:

“Suyumuzun toplam rezervi ne kadardır? Her bir kuyudan kaç mesken ya da işyeri ısıtılabilecektir?

Mevcut kuyular tam kapasite ile çalıştığında, ilçemizde faaliyette olan mevcut termal tesislere yeterince su kalacak mıdır?

Su yetmeyecekse, mevcut tesisler suyu nasıl ve nereden alarak hizmet vereceklerdir?

Yeni bir termal tesis yatırımcısı geldiğinde, su ihtiyacı nasıl ve nereden karşılanacaktır?

Bizzat Belediye Başkanına soruyorum: Şu anki uygulama ile Sarıkaya halkı mağdur edilmiyor mu? Vatandaştan alınan hat parası, halkı soydurmak değil mi?

Binaların ısıtma tesisatının döşenmesinde ilgili şirketin tekel oluşturmasına neden göz yumup sessiz kalıyorsun?

Çok yüksek fiyatla hat çekme parası alınırken, Belediye Başkanı olarak halkı mı destekliyorsun, şirketi mi destekliyorsun? İddia ediyorum, sen şirketi destekliyorsun. Bunun sebebi nedir?

Bugüne kadar şirketin bozmuş olduğu yollarımızı şirket mi yaptırdı, Belediye mi? Belediye yaptırdıysa neden yaptırdı? Bozulan bu yolların bedelini adı geçen şirketten aldıysan, alındı makbuzunu ibraz eder misin? Aksi halde, belediyeyi zarara sokmuş olmuyor musun?

Bu şirkette Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olarak aldığın ücreti sormuyorum. Ancak, şirketi kollayıcı, koruyucu tavır ve uygulamalarınız anlaşılır gibi değildir. Bunun sebebi, Sarıkaya halkının merak konusu olmuştur. TOKİ’de olduğu gibi, destekleriniz devam mı edecek?”

2004 yılında, Dedeman’ın ilçemize yatırım yapmaya geleceğini söylediniz ve herkesi inandırdınız. Bu yatırımcı, acaba neden gelmedi? Acaba, yatırımcıyı caydırıcı unsur su sıkıntısı mı oldu?

TOKİ’den ev alan vatandaşlarımızın mağduriyetini nasıl ve ne şekilde gidermeyi düşünüyorsun? Yapılan isale hattında vatandaştan neden maliyet bedelinin 2 katı gibi bir meblağı alarak şirketin haksız kazancına rıza gösteriyorsun? Bu konuda vatandaşımıza baskı uygulanmasının sebebi nedir?”