Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Acar, tıbbî malzeme ihalesi konusunda kendisine yönelik suçlamaları değerlendirirken, geri adım atmayacağının işaretini verdi. Prof Acar, “Özellikle kimseyi suçlamıyorum” notunu düşerek şunları kaydetti:“Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da, gücüm yettiği kadar; organize hırsızlarla, sahtekârlarla, dolandırıcılarla mücadeleye devam edeceğim. Bu mücadeleyi her zaman olduğu gibi kazanacağım. Buna inancımın en büyük nedeni, bugüne kadar her kesimden iyi insanlardan aldığım destektir. Kamuoyunun bilgilerine saygı ile arz ederim.”
Tartışma yeniden alevlendi
Tıbbî malzemeler satan MM firmasının ortaklarından ve Yozgat’ın günlük gazetelerinden Yeni Ufuk’un yazarlarından Muammer Karadeli ile Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Acar arasında tıbbî malzeme ihalesi sebebiyle başlayan ve yargıya taşınan polemik, yeniden alevlendi.
Bir süreden beri Yeni Ufuk’taki köşe yazılarına ara veren MM firmasının ortaklarından Muammer Karadeli, Yozgat Haber Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İnan Soyer’in çağrısı üzerine, Soyer’e bir açıklama gönderdi. Soyer’in, tamamını kendi köşesinde yayınladığı açıklamada Karadeli, ihale süreci ve Prof. Acar ile aralarındaki polemik hakkında değerlendirmelerde bulundu.
İstifa gerekçesi tatmin edici değil
Dekan Acar’ın Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekim Vekilliği görevinden istifa edişinin gerekçesinin tatmin edici olmadığını ifade eden Karadeli, Prof. Acar’ın istifasının gerçek sebebinin şu olduğunu iddia etti:
“İlgili hakkında Bozok Üniversitesi Rektörlüğü’ne sunduğum dilekçeler, belgeler, ilgilinin ‘basın açıklaması’ adıyla Sayın Rektör ve benim hakkımda yaptıkları asılsız, iftira ve yalan beyanlar, ihale dosyasının içeriği bu istifanın perde arkasıdır.”
Acar’ın basın toplantısının görüntüleri rektörlükte izlenmiş
Yeni Ufuk yazarı Karadeli, “Dekan Acar’ın basın toplantısının görüntülerinin Rektörlük makamında Rektör İnci Varinli, Genel Sekreter Gümüşsoy ve diğer ilgililer tarafından izlendiğini ve iddialar üzerine yapılan incelemelerde ortaya çıkan sonucun gereğinin yapılmasını istediklerini” ileri sürerek, “Olaylar inanıyorum ki o şekilde gelişmiştir” diye yazdı.
Asıl amacı rektör olmak
Prof. Acar’ın, İnşaat Daire Başkanı tarafından 1 milyon 500 bin lira olarak tesbit edilen işleri 100 bin liraya yaptırdıklarını söylediğini hatırlatan Karadeli, Acar’ın bu beyanıyla Daire Başkanını alenen suçlayarak gündem değiştirdiğini ve hedef saptırdığını ileri sürdü. Dekan Acar’ı “kamu yararı adıyla kahraman olmak”la suçlayan Karadeli, Acar’ın asıl amacının Rektörlüğe hazırlanmak olduğunu iddia etti.
Bu istifayla sınırlı kalmayacak
Yazısında, “Bu istifa boyutu sadece Başhekim Vekilliği istifası ile sınırlı kalmayacaktır” diyen Karadeli, haberler.com isimli internet sitesinde “TAÇSAV’dan şehit ve gazilere anlamlı ödül” başlıklı haberin altında yayınlanan isimsiz bir “okuyucu yorumu”na cevap vermeye çağırdı.
İsimsiz “okuyucu yorumu”
(“Tanık çok” başlıklı söz konusu yorumda şu ifadeler kullanılıyordu: “tacsav başkanının uşaktaki projesini biliyormusunuz. ABnin soruşturma açtığını euroların iç edliş hikayesini biliyormusunuz.... haçan çarparın marifetleri saymakla bitmez”)
Karadeli’nin “Hasan Acar CHP’li” iması
Prof. Acar’ın Başhekim Vekilliği’nden istifa etmesi üzerine CHP İl Başkanının “Merak etmeyin, sadece Başhekim Vekilliğinden istifa etti, dekanlığı devam ediyor” dediğini ileri süren Karadeli, bu mesajla Prof. Acar’ın teskin edilmek ve “o grubun” yüreğine su serpilmeye çalışıldığını ileri sürdü.
Rüzgâr ters yönden esmeye başladı
Prof. Acar’ın rektör olmak istediği iddiasını tekrarlayan Karadeli, Nihai hedef olan Rektörlük yolunda, rüzgâr artık ters yönden esmeye başlamıştır” diye yazdı.
Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Acar’ın Karadeli’ye cevabı
Yeni Ufuk yazarı Karadeli’nin, Yozgat Haber yazarı Soyer’in köşesinde yayınlanan bu iddia ve suçlamaları üzerine, Dekan Acar da Soyer’e bir açıklama gönderdi.
Prof. Acar, Soyer’in köşesinde yayınlanan açıklamasında, Karadeli’nin provokasyonuna gelmemek için “Bozok Üniversitesi Rektörlüğü’nü ilgilendiren konularda polemiğe girmeyeceğini ve bu konularda açıklama yapmayacağını” belirtti.
Bütün ihaleleri Karadeli’nin kazanması çok enteresan
Karadeli’nin hem gazeteci hem tıbbî malzemeler satan bir firma sahibi olarak işleri “tıkırında” götürmek istediğini ifade eden Prof. Acar, Muammer Karadeli’nin sahibi olduğu firmanın uzun süredir Yozgat’ta hemen hemen bütün kamu sağlık kuruluşlarının laboratuar ihalelerini kazanmış olmasını “çok enteresan” olarak değerlendirdi.
Karadeli, gazeteciliği ticarî işlerine alet ediyor
“Son olarak Devlet Hastanesi’nin ihalesini bir başka firma kazanıyor. Bu da iptal ediliyor” diyen Prof. Acar, Karadeli’nin, Tıp Fakültesi ihalesi konusunda 6 köşe yazısı yayınladığını hatırlatarak, Karadeli’nin gazeteciliği ticarî işlerinde kullandığını ileri sürdü. Prof. Acar, bu anlayışın ne denli etik olduğunun takdirini başta gazeteciler olmak üzere, kamuoyuna bıraktığını kaydetti.
Prof. Acar, ayrıca, “Yozgat’ta ve Türkiye’de baskı işleri hariç, kamu ihalelerine katılan kaç gazeteci var?” diye sordu.
TAÇSAV hakkında hiçbir soruşturma açılmadı
Prof. Acar, başkanlığını yaptığı ve kısa adı TAÇSAV olan “Türkiye Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Vakfı”na yönelik iddia ve suçlamalar konusuna da değindi. Karadeli’nin bu konuda bulmaya çalıştığı iddialarla kamuoyunu aleyhine çevirmek istediğini ileri süren Prof. Acar, şu açıklamada bulundu:
“Gerek Dr. Hasan Acar olarak, gerekse Başkanı bulunduğum TAÇSAV Vakfı olarak Türkiye’de bugüne kadar aleyhimde hiçbir soruşturma dahi açılmamıştır.
Vakfımız tarafından başarıyla yürütülen projeler nedeniyle, sonuncusu 4 ay kadar önce olmak üzere Sayın Başbakanımızın elinden 3 kez “Yılın En Başarılı Projesi” ödülünü aldık. Son aldığımız ödül, Sayın Karadeli’nin bahsettiği, ‘Haklarım Sağlığım Mutluluğum Projesi’dir.
Gazetecilerden kazandığımız tazminatları hayır işlerinde kullandık
Gerek bu proje, gerekse daha önce yürüttüğümüz aktiviteler esnasında, sorumsuz gazetecilik örneği gösteren birçok kişi, yerel veya ulusal gazete aleyhine ceza ve tazminat davaları açılmış, bu davalar sonucunda mahkemeler tarafından birçok ceza ve tazminat kararı hükmü verilmiştir. Alınan bu tazminatlar, vakfımızın hayır işlerinde kullanılmıştır.
Yozgat halkına çağrı
Gerek TAÇSAV Başkanı, gerekse Tıp Fakültesi Dekanı olarak göreve geldiği kısa süre içerisinde Yozgat’a ve Yozgatlıya ne kadar faydası olduğunun takdirini Yozgat halkına bıraktığını ifade eden Acar, “Onlardan bugüne kadar yaptıkları gibi, bundan sonra da kötülerle mücadeleye devam etmelerini istiyorum” dedi.
Organize hırsızlarla mücadeleye devam edeceğim
Prof Acar, açıklamasının sonunda, “Özellikle kimseyi suçlamıyorum” notunu düşerek şunları kaydetti:
“Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da, gücüm yettiği kadar; organize hırsızlarla, sahtekârlarla, dolandırıcılarla mücadeleye devam edeceğim. Bu mücadeleyi her zaman olduğu gibi kazanacağım. Buna inancımın en büyük nedeni, bugüne kadar her kesimden iyi insanlardan aldığım destektir. Kamuoyunun bilgilerine saygı ile arz ederim.”
